Bu etkinliği uygularken oldukça eğlenceli ve yaratıcı bir süreç yaşandı. Şöyle bir deneyim oldu:

Öncelikle, “kitap tohumları” fikrini çocuklara tanıtırken bir giriş konuşması yaptım. Kitapların büyülü dünyalar sunduğunu, bu etkinlikle kitaplardan aldıkları ilhamı “bahçemizde” büyüteceğimizi söyledim. Bu küçük metafor, hemen dikkatlerini topladı.
Uygulama sırasında eklediğim bir şey: Çocuklara “Bu kitap tohumu büyüseydi ne tür bir hikaye olurdu?” diye bir ek yönerge verdim. Bu, onların yaratıcılıklarını daha da tetikledi ve mesajlarını yazarken çok keyif aldılar.
Süsleme aşamasında: Enerji biraz düşmeye başlamıştı, bu yüzden çocuklara rekabetten uzak bir şekilde, “En renkli ya da en anlamlı tohumlar kutlama belgesi alacakmış gibi yapalım” dedim. 

Bu, heyecanlarını artırdı. Bazı çocuklar parlak renklerle süslerken, diğerleri derin mesajlar yazmaya odaklandı.
Bahçe alanına yerleştirme kısmı: Tohumlarını yerleştirirken her çocuk kısa bir açıklama yaptı. Burası çok değerli bir kısımdı çünkü çocuklar, kendi düşüncelerini dile getirirken başkalarının bakış açılarını da duymuş oldular.
Son olarak: Tohumların hepsini birlikte inceleyip “Fikir Bahçesi” adı verdik. Çocukların bazıları, başkalarının tohumlarından ilham aldıklarını dile getirdi.
Genel olarak etkinlik harika geçti. Ancak, başlangıçta bazı çocuklar verilen “tohumdaki” konuyla bağ kurmakta zorlandı. Bu tür durumlarda daha basit ve eğlenceli yönergelerle destek sağladım. Örneğin, “Bu karakter sen olsaydın hikaye nasıl devam ederdi?” gibi sorular sordum.
Etkinliğin sonunda çocukların elbette ki “hepsine” bir kutlama belgesi verdim. Çocukların hem yaratıcı hem de empatik düşüncelerini ifade etmesi beni çok mutlu etti.